Avrupa’da Üniversitelerin Bağımsızlığı ve Türkiye'nin Durumu

Birkaç gün önce Avrupa Üniversite Birliği (European University Association-EUA) Türkiye dahil 26 Avrupa ülkesinde üniversitelerin bağımsızlığı üzerine bir çalışma yayımladı. Çalışmada Almanya’nın üç ayrı federal yapısına ilişkin üniversiteler hakkındaki bilgilerde yer aldığından, çalışma sonuçları 28 farklı üniversite yapısını içermektedir.

EUA’nın Lizbon Deklarasyonunda (2007) üniversitelerin bağımsızlığı için dört boyut benimsenmiştir:
  • Akademik bağımsızlık (öğrenim yöntemleri, içeriği ve sunumunun derecesini belirlemek, araştırma alanı, kapsamı ve yöntemlerine karar vermek);
  • Finansal bağımsızlık (fonları elde etme ve tahsis etme kapasitesi; öğrenim harçlarına karar verme, bütçe fazlalarını biriktirme gücü);
  • Örgütsel bağımsızlık (üniversite yapılarını ve statülerini belirlemek, sözleşmeleri yapmak, yönetim kurullarının ve üyelerin seçimi);
  • Personel bağımsızlığı (işe alma, ücret ve terfi sorumluluğu).
EUA Lizbon Deklarasyonunda belirlenen bu ilkeleri sayısallaştırabilmek ve ülkelerin üniversite yapılarını karşılaştırabilmek için 2007 yılından itibaren geniş bir veri seti oluşturmaya başladı ve “University Autonomy in Europe I” başlığı ile 2009 yılında rapor olarak yayımladı. Raporun ikincisi ise 17 Kasım 2011 tarihinde yayımlandı. Raporda yer alan bağımsızlık derecelerine ilişkin bilgiler önemli ölçüde Yönlendirme Komitesi tarafından belirleniyor. Yönlendirme Komitesinde Türkiye’yi temsilen YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan görev alıyor.



Bağımsızlık endeksinin oluşturulması için aşağıdaki sorulara cevap aranıyor. Derece % 100 olduğunda üniversite tam bağımsız, “0” olduğunda tam bağımlı kabul ediliyor. Aşağıdaki konularda üniversite karar vermeye kendi başına yetkiliyse derece yüzde 100 olarak nitelendiriliyor. Bu konularda karar verme yetkisi üniversite dışına çıktıkça derece “0” a yaklaşıyor ve bağımsızlık bu ölçüde ortadan kalkıyor (tabloyu büyütmek için üzerini tıklayınız).


Bu bilgiler çerçevesinde üniversite bağımsızlığı açısından Türkiye’nin 26 ülke ve 28 üniversite sistemi içerisindeki yeri ve derecesi ise aşağıdaki tabloda yer almaktadır (tabloyu büyütmek için üzerini tıklayınız).
Öncelikle belirtmek gerekirse çalışma kapsamındaki Avrupa ülkeleri ile karşılaştırıldığında Türkiye’nin üniversite bağımsızlığı konusunda gidecek çok yolu bulunmaktadır. Üniversitenin idari yapısını belirleme kapasitesini ölçen örgütsel bağımsızlık açısından Türkiye sondan ikinci durumdadır. Akademik bağımsızlık açısından da sondan dördündü durumdadır. Türk üniversite sisteminin en bağımsız olduğu boyut personel seçimi ve terfisi konusundadır. Ancak bu konuda da Avrupa üniversiteleri arasında da 21’inci sıradadır.

Bu bilgiler üniversitelerin bağımsızlığı adına YÖK reformunun bir an önce yapılması gerektiğini göstermektedir.

EUA’nın Prag Deklarasyonu’nda (2009) da belirtildiği gibi topluma daha iyi hizmet verebilmek adına üniversite yönetimlerinin bağımsızlıkları güçlendirilmelidir. Bu kapsamda üniversite yönetimleri kendi kurumsal misyonları ve profilleri ile uyumlu olarak iç yapılarını etkin biçimde belirleyebilmeli, personelini seçebilmeli ve akademik programlarını şekillendirebilmelidir. 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder